bugün
yenile
    1. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dostoyevski'nin romanlarından biridir. yazarın en önemli romanlarından biri olarak gösterilmektedir. roman ilk olarak 1866'da rus habercisi adlı edebiyat dergisinde yayınlandıktan sonra cilt haline getirilmiştir. dostoyevski'nin sibirya'da cezaevinden döndükten sonra yazdığı roman, yazarın en uzun ikinci romanı olma özelliği taşır. bununla birlikte yazarın olgunluk döneminin ilk büyük romanıdır. 1866. fakir bir genç olan raskolnikov, başarılı olmasına rağmen hukuk fakültesini maddi sebeplerden ötürü yarıda bırakmak zorunda kalmıştır. paranın, parayla ne yapılacağını bilmeyen, insanlık ailesine parazit olan aşağılık insanların elinde iken, toplumun gelişmesine büyük katkılar sağlayabileceklerin para sıkıntısı çekmesinin yanlış olduğunu düşünmektedir. bu yanlışlığı düzeltmek üzere yaşlı ve zengin olan bir tefeciyi, ve görgü tanığı bırakmamak için onun kız kardeşini öldürür. kimsenin kendisini görmediğini ve geride çok büyük bir olasılıkla bir iz kalmadığını bildiği halde, bazı tesadüflerin sonucunda raskolnikov müthiş bir tedirginlik içine düşer. i̇nsanlığını, masumiyetini yitirmiştir. temiz kalpli sonya'ya suçunu itiraf eden raskolnikov, polise de teslim olur ve cezasını çekmek üzere sibirya'ya gider. (bkz: crime and punishment)
    2. -8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      asla okumayacağım overrated kitap.
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''hepiniz birer gevezeden ve farfaracıdan başka bir şey değilsiniz! küçücük bir acınız olsa, on paralık yumurtası için ortalığı birbirine katan tavuklara dönersiniz! üstelik burada bile başka yazarların düşüncelerini çalansınız! ruhlarınızda bağımsız bir yaşamdan iz bile yok! ispermeçten yapılmış yaratıklar! damarlarınızda da kan yerine serum dolaşıyor! hiçbirinize inanmıyorum! ilk işiniz, ne pahasına olursa olsun insana benzememektir.'' ''yeni bir adım atma, yeni bir kelime söyleme, insanların en fazla korktuğudur.''
    4. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hukuk fakültesine giren öğrencilerin %80'den fazlasının direkt okumaya başladığı iki kitaptan biri. (diğeri için (bkz: dava)) okuma demiyorum, oku. ama hukuka dair beklentilerini yüksek tutma. "bakalım hukuki neler öğrenebilirim" demek suretiyle okuma, keyif amaçlı oku. aksi takdirde kitap beklentilerini karşılayamayınca "bu ney len mq" diyebilirsin. hukuka dair temel bilgi edinmek için sayın profesör doktor kemal gözler beyefendi han hazretlerinin hukuka giriş kitabını okuyabilirsin. rahat bırakın dava ile suç ve cezayı.
    5. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "nefrete sevgiden fazla güvenirim. çünkü, nefretin sahtesi olmaz!"suç ve ceza
    6. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      " namuslu olmak sizi diğer insanlardan üstün yapmaz, övünme hakkını vermez, zaten herkes yaşadığı sürece namuslu olmak zorundadır." ''insan aklı, algılaması, tutkuların tutsağı oluyor çoğu kez.''
    7. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      beni kitap okumaya başlatan kitaptır. yıllarca sayısalcı bir öğrenci olduğumdan ve genelde edebiyat hocalarıyla aram iyi olmadığından kitap okumadım. hocaların verildiği ödevleri ya yapmadım ya internetten yaptım. sınavda çıkacak kitapları arkadaşlarıma sınavdan önce anlattırıp sınavları geçtim. bu şekilde okuldaki hocaları ve edebiyat derslerini kendimce protesto ettim. üniversite sınavından kurtulunca da ne zaman aldığımı tam hatırlamadığım suç ve ceza geçti elime. başladım okumaya fazla uzun olmayan bir sürede bitirdim. ağır falan derler ama bu kitapla birlikte kitap okumak için sebep buldum kendime. o sene bir sürü klasik/modern klasik okudum. keşke daha önce okusaydım. şu sıralar yine birşeyin protestosundayım herhalde yine okumayı bıraktım. i̇nşallah çok yakında başlayacağım. yakında da bu kitabı tekrar okuyacağım. kitabı okuyun. derin derin düşünerek okuyun aceleye getirmeyin. zamanı hakeden bir kitap.
    8. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      burada eskisi gibi entry yazmaya hevesi kalmayan onlarca aklıselim yazarın hislerine tercüman olan yeri; "sonra herkesin akıllı olmasını beklemenin çok uzun süreceğini anladım, sonya. bir de, bunun hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini, onları değiştirebilecek kimsenin bulunmadığını ve bunun için çaba göstermeye değmeyeceğini."
    9. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ortaokulda okuyup bugünlerde tekrar başladığım, hayatım boyunca unutamadığım tek karakter adına sahip olan kitap (bkz: raskolnikov). (bkz: i̇letişim) çevirisini okumanız tavsiye olunur. dosto sevgimi ateşleyen bir kibrit desek daha doğru bu kitaba. sıkmayan, yormayan ama muazzam ruh tahlilleriyle şaşkına çeviren enfes, bırakılamaz, durdurulamaz bir efsane.
    10. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      herkesin bildiği dostoyevski klasiği. --- spoiler --- tut ki, ben kendini beğenmiş, kıskanç, kötü yürekli, aşağılık, kindar bir adamım... hatta... belki biraz deliliğe de yatkınım... varsın hepsi birden olsun! --- spoiler ---
    11. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hem klasik hem rus edebiyatı okuması çok zor falan filan dendiğinden bi’ miktar başlamaya korktuğum fakat başladıktan sonra bırakmadığım kitap.. (bkz: razumihin) beni hem çıldırtabiliyor hem kendine hayran birakıyor.. fakat rodya.. ah rodyacığım ya.. neyse biraz önce bi’ mallık yapıp ilk entriyi sonuna kadar okuduğum için şu an heves meves kalmadı. ağlayarak kitabı bitirmeye gidiyorum, au revoir..
    12. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu kitabı ilk ortaokulda falan okumuştum sanırım. incecik bir şeydi. bir de geçen yıl iş bankası yayınları hasan ali yücel klasikler serisinden okudum. aman allah'ım, neydi öyle! raskolnikov'la birlikte benim de defalarca midem bulanıp başım döndü. her anlamda bir şaheser! (bkz: fyodor mihailoviç dostoyevski)
    13. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dostoyevski'nin zeki bir insandan da öte gerçek bir dahi olduğuna kanaat getirmeme sebep olan şaheseri. ancak can yayınlarından değil de hasan ali yücel klasikler serisinden okumadığıma pişman oldum. can yayınları bir dünya yazım yanlışı ve birkaç yanlış çeviri yapmış. pekte istediğim gibi akmadı bu detaylar yüzünden.
    14. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Dostoyevski'nin bir romanıdır. Neredeyse herkes tarafından adı ve biraz da olsa konusu bilinen kitaptır. O yüzden bunlara girmek istemiyorum, diğer entry'lerde de mevcut zaten Bana göre bu roman insanın depresif zamanında okumaması gereken bir kitap çünkü beni derbeder etmişti zamanında. Başım ağrıyana kadar günlerce okudum. Hayata daha olumsuz bakmaya başladım, en son gördümki bu kitap benim dertlerimi artırıyor ben de bitirmeme az da kalsa bıraktım okumayı. Etkilenip etkilenmeyeceğinizi iyi ölçüp tartıp başlamanız yararınıza olacaktır bence.
    15. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      gorsel “Acının elbisenini giymiş kadınlar sığdırdım ömrüme, soyunsan günah soyunmasan kalbin acır.”